-
1 kaçırmak
I vtböyle bir fırsatı kaçırmam eine solche Gelegenheit lasse ich mir nicht entgehenaklını \kaçırmak den Verstand verlierenbirini gözünden kaçırmamak jdn nicht aus den Augen verlierenipin ucunu \kaçırmak den Faden verlierenölçüyü \kaçırmak das rechte Maß verlieren; ( fam) den Bogen überspannenrakıyı fazla \kaçırmak ( fam) zu viel Raki trinken4) raubenbirinin huzurunu/uykusunu \kaçırmak jdm die Ruhe/den Schlaf raubenbu düşünce benim uykumu kaçırdı dieser Gedanke raubte mir den Schlaf5) ( bozmak) verderbenbirinin iştahını/keyfini \kaçırmak jdm den Appetit/die Laune verderben8) ( sızdırmak)çakmak gaz kaçırıyor das Feuerzeug ist undichtmakine buhar kaçırıyor die Maschine verliert Dampfkarısını benden kaçırıyor er versteckt seine Frau vor miryeni oyuncağını benden niçin kaçırıyorsun? warum versteckst du dein neues Spielzeug vor mir?10) ağzından \kaçırmak ausplaudern, sich verplappernaklını kaçırmış olmak ( fam) nicht alle beisammenhabenölçüyü \kaçırmak ( fam) den Bogen überspannen -
2 kaçırmak
kaçırmak v/t jemandem zur Flucht verhelfen; jemanden, Mädchen entführen; jemanden verjagen, abschrecken, vergraben; dem Alkohol übermäßig frönen, zusprechen; Gelegenheit, Zug usw versäumen, verpassen; jemandem den Schlaf rauben; Dampf, Strafstoß usw durchlassen; Waren (durch)schmuggeln; (-den) JUR vorenthalten D, entziehen (D; z.B. einer Zwangsvollstreckung); Person fig durchdrehen, verrückt werden;donuna kaçırmak unter sich machen, fam sich (D) in die Hosen machen;-i fazla kaçırmak, -in dozu(nu) kaçırmak übertreiben mit, überziehen A -
3 kaçırmak
похища́ть сгоня́ть угоня́ть упуска́ть* * *-i1) уводи́ть, угоня́ть, похища́ть кого-чтоkız kaçırmak — умыкну́ть де́вушку
uykumu kaçırdı — он переби́л мне сон
2) упуска́ть (случай и т. п.); пропуска́ть; опа́здывать (на поезд и т. п.)elden kaçırmak — упусти́ть из рук
fırsatı kaçırmak — упусти́ть слу́чай, прозева́ть удо́бный моме́нт
ilâcın saatini kaçırdım — я пропусти́л вре́мя приёма лека́рства
penalti kaçırmak — спорт. пропусти́ть пена́льти
suçluyu kaçırdılar — престу́пника упусти́ли
vapuru kaçırmak — опозда́ть на парохо́д
çakmak gaz kaçırıyor — зажига́лка пропуска́ет газ
3) сойти́ с ума́zavallı kaçırdı — бедня́га сошёл с ума́
4) провози́ть контраба́ндойsigara kaçırmak — провози́ть контраба́ндой сигаре́ты
5) скрыва́ть, не пока́зывать кого-чтоkarısını benden kaçırıyor — он не пока́зывает мне свою́ жену́
6) чрезме́рно употребля́ть ( спиртные напитки)biraz fazlaca kaçırmıştım — я хвати́л немно́го ли́шнего
7) -e обмочи́тьсяdonuna kaçırmak — упусти́ть в штаны́
-
4 kaçırmak
v. let escape, miss, abduct, kidnap, snatch, exude, give off, hijack, ladder, lose, ooze, rape, ravish, shuffle, slip, spirit away, spoil, whisk, make off with--------kaçırmak (fırsat)v. miss, let slip, pass up, blow--------kaçırmak (iştah)v. put off--------kaçırmak (kuş)v. flush--------kaçırmak (neşesini)v. chill* * *miss -
5 kaçirmak
1) хэгъэхьажьын/ хэгъэхьэжын, кIегъэтхъун/ щIэгъэпхъуэн, зыIэкIэгъэкIын/ зыIэщIэгъэкIын, ЗЫІЭПЫГЪЭКІЫН -
6 kaçırmak
качыру; урлау -
7 kaçırmak
revandin -
8 kaçırmak
Qaçırmaq -
9 kaçırmak
chybienie -
10 kaçırmak
гъэчъэн, егъачъэ -
11 kaçırmak
زادهرب -
12 kaçırmak
1. زاد [زادَ]Anlamı: ölçüyü, sınırı aşmak2. هرب [هَرَّبَ] -
13 kaçırmak
"to cause to escape; (otobüs) to miss; (fýrsat) to miss, to let sth slip, to throw sth away, to miss out (on sth); (adam) to kidnap, to abduct; (uçak) to hijack; (çorap) to ladder; to smuggle; to steal, to walk away with; to drive/frighten (sb) away; to le" üþütmek -
14 kaçırmak
"1. /ı/ to help (someone) escape; to let (someone) escape. 2. /ı/ to put an end to, spoil, upset (one´s sleep, pleasure, peace of mind). 3. /ı/ to miss (a vehicle, a chance). 4. /ı/ to miss seeing (a person, because he has left). 5. /ı/ to cause (someone) to go away. 6. /ı/ to smuggle. 7. /ı/ to evade (taxes). 8. /ı/ to kidnap; to abduct, carry off; to hijack; to steal. 9. /ı/ to carry (something) to an extreme, take (something) too far. 10. to go mad, go off one´s nut. 11. /ı/ to overlook, miss, omit. 12. /ı/ to leak (oil, water, gas); to lose (electricity). 13. /a/ (for someone) to wet or soil (his/her underwear)." -
15 kaçırmak
netrefit; selhat; zmeškat -
16 ağzından kaçırmak
сорва́ться с языка́ -
17 aklını kaçırmak
= aklını oynatmak сойти́ с ума́, лиши́ться рассу́дка -
18 altına kaçırmak
-
19 elden kaçırmak
упусти́ть из свои́х рук -
20 ipin ucunu kaçırmak
упусти́ть, прозева́ть
См. также в других словарях:
kaçırmak — i 1) Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak 2) Bir işi belirlenen zamanda yapamamak Maçı kaçırdım. 3) nsz Zor kullanarak yanında götürmek Kız kaçırmak. 4) Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek Fırsatı kaçırdım. 5) Yararlanamamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
endazeyi kaçırmak — fazla abartmak, ölçüyü kaçırmak Endazeyi kaçırmışsındır çancı ustası, dedi, olmayacak bahse sürersin emmi oğlumu. K. Bilbaşar … Çağatay Osmanlı Sözlük
abliyi kaçırmak (veya bırakmak veya koyuvermek) — 1) soğukkanlılığını yitirip davranışlarını denetleyememek 2) şaşırıp ne yapacağını bilememek … Çağatay Osmanlı Sözlük
donuna etmek (veya kaçırmak veya doldurmak veya yapmak) — 1) küçük veya büyük abdestini donuna etmek 2) mec. çok korkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
döviz kaçırmak — yurt dışına izinsiz döviz çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
treni kaçırmak — bir şeyi elde etme, bir işi gerçekleştirme fırsatını ve imkânını yitirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
vergi kaçırmak — bildirimde bulunmamak veya eksik bildirim sonucu ödemesi gereken vergiyi ödememek … Çağatay Osmanlı Sözlük
fazla kaçırmak — alışılmış olan ölçüden çok içmek, yemek veya konuşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gol kaçırmak — uygun durumda olmasına rağmen karşı takımın kalesine topu sokamamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kantarın topunu kaçırmak — ölçüyü kaçırıp aşırı davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölçüyü kaçırmak — yiyip içmekte veya davranışlarda aşırı gitmek Ateşli tartışmalara girdiği zaman bile ölçüyü kaçırmazdı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük